Sitemize Hoşgeldiniz . * Sitemiz Tamamen Bilgi Amaçlıdır.* Yorumunuzu Esirgemeyin.
reklam
eskimisir29 Sitemize Hos Geldiniz.




Google Arama
Sitede Arama

eskimisir29

Eski Mısır'da Giyim-Kuşam

Hazırlayan: Akhenaton

Giyim Malzemeleri

Eski Mısır'da erkekler çok basit giyinirler, beyaz peştamal biçimi örtülere bürünürlerdi. Kadınlar da ilk çağlarda mavi kumaştan, vücutlarını sımsıkı saran elbiseler giyerlerdi.[1] Mısırlılar, Sürekli yıkayabilmek için, ketenden yapılma giysiler giyerlerdi. Kadınlar, tek parça; erkekler, iki parçadan ibaret giyinirlerdi.[2]

Eski Mısırlıların, giyimleri bugünkü anlayışımıza pek uymamaktaydı. Buna da sebep yılın her zamanında havanın çok sıcak olmasıdır. Üstelik kumaş da kolay dokunulamadığından zor bulunan bir nesneydi. Hele iyi cins kumaşları ancak zenginler alabiliyordu.[3]

Eski Mısır'da giyim son derece sadeydi. Erkekler, belden aşağı bir tür kısa peştamala sarınırlar, bazen de arkaların dan bir hayvan kuyruğu sallandırırlardı. Saçlarını ise tüylerle süslerlerdi. Daha sonra peştamalın yerini önden pilili kısa bir etek aldı. Üzerine kolları bol ve pilili gömlek giyilirdi.

Kadınlar, V yakalı, kolsuz, etekleri ince piliseli keten elbiseler giyerlerdi. Bu elbiselerin kumaşı işlemeli ya da incilerle bezeli olur, elbiselerin sadeliğine karşı, gerdanlıklar ve çeşitli takılar takılır, ağır bir makyaj yapılırdı. Daha sonra elbiselere kol eklendi. İlk önce yalnızca sol kolu olan giysiler moda oldu. Sağ kol, rahat kullanılsın diye açık bırakılıyordu. Sonradan her iki kolu olan giysiler giyilmeye başlandı.

Mısırlılar, yünlü dokumalar da giyiyorlardı. Erkekler de, kadınlar da çok güzel biçimler verilmiş takma saçlar takarlardı. Kokular sürünürler, saçlarına koydukları güzel kokulu bir yağ yavaş yavaş eriyerek omuzlarından aşağı süzülürdü. Erkeklerin özel günlerde takma sakal taktıkları da olurdu.[4] Eski Mısır sanatında, erkek figürleri geniş omuzlu, dar kalçalı ve ince belli olarak tasvir edilmiştir.[5]

Sıcak yazları ve ılık kışları ile mısır ikliminde ağırlıklı olarak keten ve Roma dönemlerinde bazen Hindistan'dan ithal  pamuktan yapılmış  hafif giysiler tercih ediliyordu.

Yün, Mısırlılara uygun olarak  daha seyrek ve nadir olarak kullanıldı . M.Ö. ikinci yüzyılın ikinci yarısının başlarında Doğu Akdeniz'den küçük miktarlarda ipek ticareti yapılırdı ve Mısır mezarlarında da ipek kalıntıları bulundu.

Tüm leopar türleri başta olmak üzere hayvan derileri, Tanrının ilk hizmetkârları rolündeki rahipler ve firavunlar tarafından  bazen giyilirdi. Bu gibi kıyafetler, Tutankamon'un mezarında da bulunmuş ve mezarın duvarlarında sıkça tasvir edilmiştir. Tüylerle süslenmiş dekoratif tören giysileri, Krallar ve Kraliçeler Döneminde giyilmiştir.[6]

Eski Mısırlılar, genellikle beyaz keten gömlekler, kumaşlar ve bel sarmaları giyerlerdi. Elbise şekilleri, toplumdan topluma farklılık gösterirdi. Firavunlar ve rahipler, yüksek kalitede elbise giyerlerdi. Bazı zengin kesim ise altından materyaller takardı.[7]

İşçiler ve askerler keten peştamallarının üstüne hasır gibi örülmüş bir deri sararlardı. Askerler ise peştamallarının arkasına kare biçiminde bir deri yama koyarlardı. Yöneticiler ve zenginler güzel giysiler giyip değerli takılar takarken, yoksullar bunlara erişemez di. Daha o zamanlarda bile giysiler insanların toplumsal konumunu, zengin ya da yoksul olduklarını gösterirdi.[8][9] Gelinler, üzerlerine kat kat pileli beyaz renkte keten kumaş giyerlerdi.[10]

Mısırlılar, daha çok keten kumaşlarla giyinirler, yünlüleri ancak pek seyrek giydikleri pelerinlerde kullanırlardı. Erkek, elbiselerinin başında "şenti" denilen , belden aşağı dolanan örtüler gelirdi. Kadınlar daha çok örtünme ihtiyacını duymuşlar , belin üst kısmını da kuşatan "şentiler" sonradan elbise halini almıştı.Daha sonraki çağlarda kadınlar canlı renklerde süslü elbiseler giymeye başladılar. Kadın,erkek bütün Mısırlılar saçlarını kökünden kazıtırlar , başlarına takma saç geçirirlerdi.Bunun üzerine ayrıca çeşitli biçimlerde başlıklar giyerler , ayrıca kadınlar saçlarını mücevherlerle süslerlerdi.[11]

Giysilerin Üretimi

Dikey dokuma tezgahında dokuma yapan kadın modeli, : kaynak V.easy

Eski Mısır'da keten kumaşı dokuması yapılırdı. MÖ 2500'den kalan kumaş parçalarından anlaşıldığına göre, o dönemde gerek iplik bükümü, gerekse dokuma tarzı bakımından çok kaliteli kumaşlar üretilmiştir. Fakat her şeyden önemlisi bu kumaşların dokumasındaki detaylardır. Günümüzde teknoloji yardımıyla donatılmış makinelerde üretilebilen ince iplikleri Mısırlılar, MÖ 2500 tarihlerinde üretmiş ve keten iplikten dokunmuş kumaşları, mumyalama işleminde kullanmışlardır. Bu kumaşlardaki ince dokuma, antik Mısırla ilgilenen bilim adamlarını hayrete düşürmüştür. Büyüteçle sayılabilen dokumalardaki ipliklerin inceliği, bugün makine ile dokunan ipek kumaşlar ayarındadır.40 Günümüzde dahi bu kumaşların kalitesi meşhurdur ve Mısır keteni günümüzdeki ününü M.Ö. 2000'lerde yaşamış olan Antik Mısır halkından almıştır.[12][13]

Görünüşe göre giysi üretimi çoğunlukla kadınların işiydi. üretim genellikle evlerde yapılırdı fakat asiller tarafından işletilen atölyeler de vardı. En önemli tekstil malzemesi bezdi.. köylülerin giymesi için ketenden, değişik kalitelerdeki en iyi ketenli dokumalar, Kraliyet ailesi için  "byssus" (bir tür deniz ipeği) tan, köylüler için ise kaba kumaştan üretilirdi. Piramitlere ya da "mastabas"lara gömülen insanlar, öldükten sonra da, en iyi kalitedeki ketenden daha azından memnun olmazlardı. 1. Pepi'nin bu konuda bir görüşü vardı.[6]

« O'nun Ka'sı cennete alınmalıydı. Yukarı mısır'ın koruyucularından kendi barajlarını sıkıştıran, keten giyinen, canlı giyinen, şarap içen,  kendilerini en iyi yağla yağlayan kişiler tanrıya sevgilerini en çok gösterebilenlerdir.» [14]

eğer bir insan şanslı olsaydı krallık nimet olarak  verilirdi.[6]

Şapka

İlk şapkaya eski Mısır ve Yunan uygarlıkları zamanında bulunan mezarlarda rastlanılmış. 20. yüzyıldan itibaren de şapkalar, şekil değiştirerek 1950'lerde dünya modasında hızla yerini almıştır.[15]

M.Ö 3200'de Mısırlılar saçlarını tüylerle süslerlerdi. Daha sonraları, başlarını güneşten koruyan, hoş kokulu yağlar sürülmüş peruklar kullandılar. Doğuluların çoğu gibi, Mısırlılar da şapka giymezdi. Mısır kralları, başlarına piskopos başlıklarına benzeyen bir taç takar ya da peruklarının üzerine bir keten bez geçirirlerdi. Eski Mısır'da halk başı açık gezerdi. İlk hasır şapka, Teb kentinde İÖ 2000'den kalma bir mezarın üzerindeki kabartmalarda, bir Suriyeli'nin başında görülmüştür.[16]

Takı ve Aksesuarlar

Mısırda herkes takı takardı. Varlıklılar, yarı değerli taş ve cam kakmalı, altın ve gümüşten yapılmış parçalar takardı. Daha yoksul kişiler bakır ve çini (bir çeşit cilalanmış seramik) kullanırlardı.[4] Evlilik törenlerinde yüzük takma geleneği, yine eski Mısır inançlarına dayanıyor. MÖ.2800 yıllarında Mısırlılar dairenin veya halka şeklindeki cisimlerin, başlangıç ve bitiş noktalarının olmaması nedeni ile sonsuzluğu temsil ettiklerine inanıyorlardı. Yüzük evliliğin sonsuza dek süreceğini simgeliyordu. Sonra bu gelenek önce Romalılar arasında kabul gördü daha sonra genele yayılarak kabul gördü. Yapılan kazılarda o devirlere ait çok ilginç evlilik yüzüklerine rastlanılmıştır. [17]

Makyaj

Eski Mısır'ın gündelik hayatında kadının büyük önemi ve o nispette de değeri vardı. Son bulunan firavun mezarlarındaki resimlerde Eski Mısırlı kadınların siyah saçlı, uzun boylu, düz burunlu oldukları görülüyor. Çocukların doğdukları zaman ciltleri beyaz oluyordu. Ama çok geçmeden Mısır'ın kavurucu güneşinin etkisiyle renkleri koyulaşıyordu. kadınların en güzel tarafları iri siyah gözleri, son derece biçimli yüzleri ve bir Avrupalınınkine nazaran hayli yukarıda olan dik göğüsleriydi. Kadınlar, bu güzelliklerini mücevherat ve makyajla tamamlamakta pek hünerliydiler. Ehram duvarlarını süsleyen resimlerde, Eski Mısırlı kadının yaptığı makyajın pek az farkla günümüzdeki makyaja benzediği hayretle görülmektedir.

Mısırlı kadın yanaklarını, dudaklarını, tırnaklarını boyar, saçlarına kokulu yağlar sürerdi. Heykellerde bile kadınların gözlerini boyalı olduğu fark edilmektedir. Böylesine incelmiş bir makyaj için, elbette ki makyaj Malzemelerinizde son derce gelişmiş olmasına şaşmamak gerekir.[18]

Kozmetik ve Parfümeri

Mısırlılar kendi görünümlerine dikkat ederlerdi. Kozmetikler, parfümler ve diğer ritüeller elbiselerinin önemli parçalarıydı. Mısırlılarda sakal ve saçın çok olması, kişinin kirli ve bakımsız olduğunun göstergesiydi. Bıyık ve keçi sakalı bunların dışındadır. Yüz ve saçlarda sabun kullanılmaz, yağ ya da merhem kullanılırdı. Kör uçlu cımbızı da, yüz kıllarını almakta kullanırlardı.[19]

Çoğu erkek ve kadınlar yüzlerini boyarlardı. Dudak ve göz boyaları, öğütülerek toz haline getirilmiş madensel tuzlardan yapılırdı. Bu toz kaplara doldurulup yağ ve ya suyla karıştırılırdı.[4]

Yağ ve kremler, güneş, kuruluk ve kum rüzgarları olduğunda çok önemliydi. Yağlar yüzü yumuşak tutar, yüzdeki çatlakları ve hastalıkları uzak tutardı. İşçilere, yağ ve merhem haftalık ücret gibi verilirdi. Yağ çok değerliydi. Ramses III zamanında yağ verilmediği için işçilerin şikayetleri kayda geçirilmişti.[19]

Mısırlılar, kuvvetli kokulara bayılırdı. Yağlarında çeşitleri vardı ve içyağı parfümler için üretilirdi. Çok popüler olan yağ, alt sınıf insanlar içinde hint yağı olarak bilinirdi. Parfümler için damıtma işlemi yapılırdı. Koku üretmek için bilinen 3 yöntemleri vardı. Birincisi; kokusuz iç yağı kullanılır. Yağ tabakalarında çiçekler ıslatılarak geçirilir. Krem ve merhemler bu şekilde yapılırdı. Merhemin en popüler şekli, konidir ve başa konulur. Akşama doğru koni erir, kokulu yağ yüz ve boyna doğru inerdi. İkincisi, ıslanıp yumuşamadır. Çiçekler, bitkiler ya da meyveler, yağa batırılır ve 65 santigrat derecede kızartılır. Karışım elenir ve serinliğe bırakılır. Daire ve koni içinde şekillenirdi. Üçüncüsü, sık yapılan bir işlem değildi. Çiçek ve tohumlardan ekspres esans yapmaktı. Meyveden şarap yapmaya benzeyen yöntemdi.

Göz makyajı, Mısır kozmetiğinin en karakteristik özelliğidir. En popüler renkler siyah ve yeşildir. Yeşil orijinal olarak bakırtaşından yapılırdı. Bakır oksidinden de diyebiliriz. Eski Krallık'ta, kaştan burun tabanına kadar uygulanırdı. Orta Krallıkta yeşil göz uygulaması, kaşlar ve göz köşelerinde uygulanmıştı. Yeni Krallık'ta ise yeşilin yerini siyah almıştı. Siyah göz boyası ya da sürme dediğimiz olay, kükürtlü kurşun yani sülfitten yapılırdı. Kıpti periyotta kullanılmıştı. O zamandan sonra siyah pigmentlere temel olmuştur. Bakırtaşı ve kükürtlü kurşun, bir palette ve yanında su olarak bulunurdu. Tahta, bronz, kantaşı, obsidiyan ve camdan yapılan çubuklarla göze uygulanırdı.

Yağ veya zamklı kırmızı toprak boyası karışımı, yüz boyama veya dudaklarda; kireç ve yağ karışımı, kremleri temizleme de kullanılırdı. Kına ise saç boyama da kullanılırdı.

Dövme yaptırmayı bilirlerdi ve bu konuda tecrübeliydiler. Orta Krallık'tan cariye ve dansçı mumyalarının göğüs,omuz ve kollarında geometrik dizaynlar bulunmuştur. Yeni Krallık'ta ise dansçıların, hizmetçilerin ve müzisyenlerin kalçalarında tanrı Bes dövmeleri görülmüştür.

Peruk popüler bir eşyaydı. Onları çok özenle yaparları ve genellikle de insan saçından yaparlardı. Diğer güzellik araçları olarak da ; kısa diş fırçaları, saç tokaları, bronzdan yapılmış bigudiler vardı.[19]

Giyim ve Kuşamla İlgili Figürler

Design Aykut Yarıcı
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol